Click to rate this post!
[Total: 4 Average: 3.5]

Kraniyal Sinir Bozuklukları

Kraniyal sinirler kafatası içerisinde yer alan 12 siniri ifade eder. Bu sinirler koku duyusunun algılanmasını, gözün görmesini, gözün hareket etmesini, kasların kullanılmasını, çiğnemenin gerçekleşmesini, yüz mimiklerinin ortaya çıkmasını ve çok daha fazlasını gerçekleştirir. Bu sinirlerde meydana gelen sorunlar, yüz kaslarının ve yüz hareketlerinin doğru şekilde çalışmasına engel olacağı gibi, şiddetli ağrılara da neden olabilir. Bu durum kraniyal sinir bozuklukları olarak açıklanır.

Kraniyal Sinir Bozuklukları Nelerdir?

Kraniyal sinirler aynı zamanda kafa sinirleri olarak da bilinir ve bu sinirlerin çeşitli nedenlere bağlı olarak işlev sorunları yaşaması da kraniyal sinir bozuklukları olarak ifade edilir. En sık rastlanan kraniyal sinir bozukluklarına hep birlikte bir göz atalım…

Trigeminal Nevralji (Yüz Ağrısı)

Bir diğer adı tic douloureux olan trigeminal nevraljide, tregimal sinir adı verilen ve hislerin yüzden beyne taşınması görevini üstlenen sinirde meydana gelen bir problem nedeniyle ortaya bir ağrı çıkar.

Yani trigeminal nevralji en temelde bir yüz ağrısıdır.

Söz konusu rahatsızlığı bulunan insanlarda günlük olarak gerçekleşen sıradan yüz aktiviteleri bile çok büyük bir ağrıya neden olabilir.

Söz konusu aktiviteler arasından yüzün çok hafif şekilde uyarılmasını sağlayan diş fırçalamak ya da makyaj gibi aktiviteler bile bulunabilir.

Kadınlarda ve 50 yaş üstü yetişkin insanlarda karşılaşma olasılığı daha yüksek olan trigeminal nevralji, öncelikle hafif ataklar ile başlar ve sonradan şiddetlenebilir.

İlaç ve enjeksiyon tedavisi dışında cerrahi müdahale ile de tedavi edilebilir.

Hemifasiyal Spazm (Yüzde İstemsiz Tikler)

Hemifasiyal spazm bir tık hastalığıdır ve yüzün bir yarısında meydana gelen istemsiz kasılmalar ile ortaya çıkar. Bu durum hastanın yaşam kalitesini ve sosyal yaşamını olumsuz olarak etkiler. Bu durum daha ciddi psikolojik rahatsızlıklara neden olabilir.

Söz konusu kasılmaların en çok meydana geldiği bölgeler göz ya da ağız kenarıdır ve ani çekilmeler şeklinde kendisini gösterir. Yüzün hem sağ yarısında hem de sol yarısında meydana gelebilir. Hemifasiyal spazm hastalığının en çok karşılaşılan nedeni, genellikle civardaki bir damar dolayısıyla beşinci kafa sinirinin baskı altında kalmasıdır.

Hastalığın teşhis edilebilmesi ve altta yatan nedenlerin araştırılması için genellikle MR görüntüleme yöntemine başvurulur.

Hemifasiyal spazm hastalığı için herhangi bir ilaç tedavisi bulunmaz. Hastalığın tedavi edilmesi için tek yöntem cerrahidir. Mikrovasküler dekompresyon operasyonu olarak adlandırılan bu işlemde, kulak arkasından yaklaşık olarak 3 cm boyutunda bir kesi yapılır ve buradan içeri girilir.

Endoskop ve mikroskop yardımıyla beşinci kafa sinirinin köküne inilir ve burada siniri baskılayan damarlar ayrılır. Böylelikle sinir rahatlatılmış olur. Ayrıca işlemin daha uzun süre kalıcı olması için sinir ve damar arasına bir yastık yerleştirilebilir.

Glossofaringeal Nevralji (Dil ve Boğaz Ağrısı)

Kafada bulunan 9. sinir, glossofaringeal sinir olarak adlandırılır. Bu sinirin etraftaki damarlar tarafından baskıya uğraması durumunda glossofaringeal nevralji ortaya çıkar. Tekrarlar niteliktedir ve dilde, boğazda, kulakta ve bademcikte meydana gelebilir.

Glossofaringeal nevralji yüzün bir tarafını etkileyen bir atak olarak ortaya çıkar ve bu ataklar bazen bir saniye, bazen de bir dakikadan fazla sürebilir. Yüz kaslarının kullanıldığı hareketlerde; özellikle de yutma, konuşma, öksürme, gülme ya da çiğnemede şiddetlenebilir.

Glossofaringeal nevralji rahatsızlığının en sık rastlanan nedenleri arasında tümörler, enfeksiyonlar ve nadir de olsa MS hastalığı yatıyor olabilir. Görüntüleme yöntemlerinden faydalanılarak hastalığın tanısı konulduktan sonra, uygun tedavi yöntemine hekim tarafından karar verilir.

Genikulat Nevralji (İç Kulak Ağrısı)

Kafatası içerisinde bulunan ve nervus intermedius adı verilen sinirin, çevredeki damarlar tarafından baskıya uğraması, genikulat nevralji durumunu meydana getirir. Nadir karşılaşılan bir rahatsızlık olmakla birlikte, ağrıların çok şiddetli olması nedeniyle hastaları günlük yaşam içerisinde iş göremez hale getirebilir.

Genellikle kulak içerisinde keskin bir ağrı ile kendisini gösteren genikulat nevralji, elektrik çarpması gibi bir ağrı ya da gittikçe kötüleşen yanma hissi olarak da kendisini gösterebilir. Hastalığın ilerlemesi ya da kötüleşmesi durumunda ortaya şu belirtiler de çıkabilir:

  • Kulak çınlaması (tinnitus),
  • Baş dönmesi ya da denge bozukluğu (vertigo),
  • Ağız içinde anlamlandırılamayan kötü bir tat,
  • Normalden daha fazla tükürük salgısı,
  • Başın iki tarafına da yayılan ağrı.

Hastalığın tedavisi hekim kararına göre ilaçla ya da cerrahi müdahale ile gerçekleştirilebilir. Cerrahi olarak en sık uygulanan yöntem mikrovasküler dekompresyon yöntemidir. Aynı zamanda gerekli görüldüğü durumlarda Gamma Knife radyocerrahisine de başvurulabilir.

Oksipital Nevralji (Baş Arkası Ağrısı)

Kafa derisinden geçen sinirlerin iltihaplanması durumu oksipital nevralji olarak adlandırılır. Kendisini boyun, baş ya da kulakların arkasında meydana gelen şiddetli ağrı ile gösterir. Yanma ve zonklama, tarama işlemi sırasında ağrı, göz ağrısı, ışığa karşı duyarlı hale gelme ve mide bulantısı da sık karşılaşılan belirtiler arasında yer alır.

Oksipital nevralji genellikle boyundaki sinirlerin sıkışması ya da başta ve boyunda meydana gelen yaralanmalar sonucunda ortaya çıkar. Üst servikal omurganın kireçlenmesi, servikal disk hastalığı, C2 ya da C3 sinir köklerinin sıkışması, diyabet, gut, enfeksiyon ya da kan damarı iltihabı gibi durumlara bağlı olarak gelişebilir. Hastalığın tedavisinde en sık kullanılan yöntemler fizik tedavi uygulamaları, ısı uygulamaları, ilaç enjeksiyonu ve radyofrekans tedavisidir.

Kraniyal Sinir Bozuklukları Belirtileri Nelerdir?

Yukarıda her bir kraniyal sinir bozukluğunda ortaya çıkabilecek temel belirtileri listeledik. Kraniyal sinir bozukluklarında sık karşılaşılan belirtileri içeren şu şekilde özet bir liste de yapabiliriz:

  • Yüzün sağ ve sol yarısında meydana gelen şiddetli ağrılar,
  • Baş dönmesi ya da dengede bozukluk,
  • Kulaklarda çınlama ya da işitme kaybı meydana gelmesi,
  • Ağız kenarında ya da göz kenarında çekilme ya da kasılma şeklinde tikler,
  • Ense ve baş arkasında ağrı,
  • Boğazlarda ve kulakta ağrı.

Bu belirtiler ortaya çıktığı zaman kısa süreli olduğunda çok fazla önemsenmez. Fakat uzun süre ve tekrarlayan ağrılarda mutlaka bir hekim kontrolü gerekir.

Kraniyal Sinir Bozuklukları Tanısı Nasıl Konur?

Kraniyal sinir bozukluklarının teşhisi için hekim tarafından ilk uygulanan tanı yöntemi nörolojik muayenedir. Fakat ardından kraniyal sinir bozukluğunun altında yatan nedenleri öğrenmek adına MR ya da bilgisayarlı tomografi gibi görüntüleme yöntemlerinden faydalanılabilir.

Tedavi sürecinde hem fizik tedavi yöntemlerinden hem de ilaç tedavisinde faydalanılabilir. Bu tedavi yöntemlerine cevap vermeyen hastalarda botox uygulaması yapılabilir.

Eğer tüm tedavi yöntemlerine rağmen sonuç alınamadıysa, son olarak perkütan yöntemlere, mikrovasküler dekompresyon yöntemine ve stereotaktik radyocerrahi yöntemine başvurulabilir. Uzman bir ekip kontrolünde yürütülen tedavi süreçleri, yüzde yüz başarı ile sonuçlanabilmektedir.

İlginizi Çekebilir

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

TOP
WhatsApp